LUGAT'TEN

 

 

Cangama: Münakaşa

Hüs-mek: Susmak

Börk: Bir tür işlemeli bere

Cincık: Cam

Hörtük: Hakaret sözcüğü (zıkkım gibi)

Bibi: Hala

Manık: Kedi yavrusu

Şeş: Tülbent 

Mazı: Meşe ağacı

Bocut: Bidon (plastik kap)

Zavlak/Seflek: Kendini bilmez, saf

Pinnik: Kümes, Kanatlı hayvan barınağı

Çıkla: sadece, yalnızca, arı

Arısili: Tertemiz

Bıyıl: Bu sene

Bıldır: Geçen sene

Tantana: Kuru gürültü, sözlü tartışma

Cılgı: Keçi yolu, patika, çizgi

Birtii: Biraz, azıcık

Cücük: Civciv

Peşkir: Havlu

Püsük: Kedi

Yağlık: Eşarp, başörtüsü

Siyeç: çiti, set

Acer: Yeni

Şeremet: Hızlı, çabuk, atik, becerikli

Şor-laş-mak: Laf, dedikodu

Kömbe: Bir tür yerel ekmek

 Özne: damat

Temek: ahır penceresi

Oflaz: iyi, idare eder

Yirik: yırtık

Sülempe: yassı taş

Elefetsiz: meymenetsiz

Gölük: yük hayvanı

Seklem: küçük çuval (bir kişinin kaldıracağı kadar)

Ekişmek: enine boyuna, yayılarak oturma

Yamışmak: yanını vererek, inatla

Miyençi: ara bulucu

Kebe: basit, astarsız dik yakalı ceket

Omaç: pekmezle eritilmiş tereyağı karışımında ekmek kızartma

Teh düşmek: farkına varmak

Değeniyordu: bakıyordu

Esik: çukur

Bıldır : geçen yıl

Karçen : dokuma çanta, süs amaçlı kücük dokuma

Bi demlik : tamamen

Mitil : astarsız yorgan

Sömelek : kundak bağlama

Darbız : tarladaki nemlilik

Döş : göğüs

Düğürçü : görücü (kız istemeye gidenler)

Şirincelik : şerbet içme (düğünlerde)

Kalın : başlık parası

Okuntu : düğün davetiyesi

 

HAZIRLAYAN: Hilmi TELCİ